Search
Generic filters
Exact matches only

Elektriğin Geleceği

0 4 sene önce

Elektriğin Geleceği

Elektrik, elektrik yüklerinin akışına dayanan bir dizi fiziksel olaya verilen isimdir. Elektrik kelimesi Türkçeye, Fransızcada da aynı anlama gelen “électrique” kelimesinden geçti. Elektriğin Türkçe eş anlamlısı “çıngı” sözcüğüdür. Ayrıca Anadolu ağızlarında elektrik anlamında “yaldırayık” sözcüğü tespit edilmiştir.

Medya Adı: electric

Elektrik, pek çok farklı şekillerde var olabilir. Örneğin, yıldırımlar, durgun elektrik, Elektromanyetik indüksiyon ve elektrik akımı gibi. Ek olarak, elektrik Elektromanyetik radyasyon, Radyo dalgaları gibi şeylerin oluşumuna da izin verir.

Elektriğin endüstride ve yaygın kullanımı için uygun hale gelmesi ancak on dokuzuncu yüzyılda olmuştur.

Tarihsel olarak, elektrikle çalışabilecek şeylerin sayısında bir sınır vardı. Birçok endüstriyel süreç ve nakliye teknolojisi, çalıştırmak için kendi yanma motorlarına güveniyor. Bununla birlikte, teknoloji geliştikçe, yerinde, fosil yakıtla çalışan bir yanmalı motorun elektrifikasyon olarak bilinen bir süreç olan elektrikle değiştirilmesi giderek daha fazla mümkündür.

Elektrik üretim tesisi teknolojileri geliştikçe ve ülke genelinde giderek daha fazla enerji santrali inşa edildiğinde, artan enerji ihtiyacı elektrikle karşılanabilir. Ancak, tüm enerji ihtiyaçlarımız şu anda elektrikle karşılanmıyor: evinizde, iş yerinizde ve arabanızdaki pek çok süreç hala fosil yakıtları yerinde yakarak karşılanıyor.

Bunlara ek olarak, elektrifikasyon, bireysel evlerin ve işletmelerin enerji özgürlüğüne ve bağımsızlığına sahip olacağı anlamına gelir. Dünyanın herhangi bir yerinde çıkarılan, sürekli değişen oranlarda güneş enerjisi kullanarak satın almanız gereken fosil yakıtlara güvenmek yerine, elektrikli işlemlerinize güç sağlamak için artık kendi elektriğinizi üretebilirsiniz.

Dünya Ekonomi Forumu’na göre elektrik sistemi bir dönüşüm içerisinde. Bu dönüşümde kayda değer değişiklikler yapan üç temel gelişme var. Bunlar;

  • Ulaşım ve ısıtma gibi ekonominin büyük sektörlerinin elektriklendirilmesi
  • Maliyetlerdeki keskin düşüşün sürüklediği dağıtılmış üretim
  • Hem şebekenin hem de sayaçtan sonrasının dijitalleşmesi.

Elektrikli Araçlar

Elektrikli araç, bir veya daha fazla elektrik motoru kullanarak, bataryalardan ve diğer enerji depolama cihazlarında depoladığı elektriği kullanarak hareketini başlatan ve sürdüren otomobildir. Elektrik motorları bir açıdan ani tork verir, güçlü ve dengeli hızlanma sağlarlar. Elektrikli araçlarda bataryadan gelen elektrik enerjisi bir elektrik motoru yardımı ile mekanik enerjiye dönüştürülür.

Bu mekanik enerji araç üzerindeki organlar vasıtasıyla tekerleklere aktarılarak hareket sağlanır. Elektrikli araçların sahip olduğu temel parçalar ise; enerji depolama için batarya, elektrik motoru, mekanik iletim ve güç kontrol sistemleridir. Düşük maliyetli piller, elektrikli araçları önümüzdeki on yıl içinde gazla çalışan araçlardan daha ucuz hale getirebilirler.

Bu araçlara Elektrikli Otomobil, Elektrikli Bisiklet, Elektrikli Otobüs gibi birçok örnek verebiliriz. Ülkemizde de TOGG girişimi, OTOKAR elektrikli otobüs projesi ve Elektrikli KARSAN JEST ile bu alandaki çalışmalar devam ediyor.

Ancak bu teknolojinin yeni olmasından kaynaklı olarak bazı dezavantajları ve eksiklikleri de bulunmaktadır :

  • En bilinen dezavantajı, araçların ilk alış maliyetlerinin beklenilenden yüksek olmasıdır. Her ne kadar yurt dışında ve ülkemizde çeşitli teşvikler verilse de elektrikli araçlar diğer içten yanmalı motorlu araçlarla neredeyse aynı fiyatta hatta bazen daha pahalıya bile satılıyor.
  • Buna ek olarak, şarj istasyon altyapısının yetersiz olması ve otomobil menzillerinin kısa olması olarak görülüyor. Elektrikli araçların menzilinin kısa olması özellikle şehirler arası kullanım söz konusu olduğu zaman ciddi bir sorun teşkil ediyor. Günümüz şartlarında şarj süreleri çok uzun, şarj istasyonlarının sayısı ise yetersizdir.

   Elektrikli Otomobil’in Geleceği

Elektrik enerjisi ile çalışan otomobillere “Elektrikli Otomobil” adı verilmektedir. Elektrikli otomobillerin yakıt tasarrufu sağlamasının yanı sıra karbon emisyonunu azaltması sebebiyle çevreye verilen zararın aza indirilmesi bakımından da olumlu etkileri bulunmaktadır.

Dünya çapında batarya maliyetlerindeki düşüş ve elektrikli araçlara uygulanan vergi indirimleri gibi etmenler sayesinde elektrikli araç sahipliğinde son yıllarda büyük bir artış gözlemlenmiş; 2017 yılında yollardaki elektrikli araç sayısı 2 milyon civarı iken, mevcut durumda bu sayı 3 milyona ulaşmıştır.2030 yılında dünya çapında 125 milyon elektrikli aracın kullanımda olması beklenmektedir. Türkiye’de de beş büyük şirketin bir araya gelerek oluşturduğu konsorsiyum yerli elektrikli otomobil üretmeyi amaçlamakta; söz konusu otomobilin 2021 yılına kadar satışa sürülmesi öngörülmektedir. Elektrikli araç kullanıcılarının talebi kaydırmada alabilecekleri aksiyonlar sayesinde elleri kuvvetlenecek ve şebekeyi daha dengeli bir hale getirmede daha aktif rol sahibi olacaklardır.

Elektrikli taşıtların ve hibrit elektrikli taşıtların büyümesi şaşırtıcı bir oranda artmaktadır. JP Morgan’a göre, 2025 yılında, çoğu elektrikli araç ve hibrit elektrikli araç, satışta olan araçların neredeyse %30’unu oluşturacak. Bu öngörüler elektrikli araç endüstrisini tekelleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda sürdürülebilir taşımacılığı çevreleyen daha fazla yenilik ve ilerlemeye de olanak sağlıyor.

CNBC’ye göre, elektrikli araç sayısının 2030 yılında 3 milyondan 125 milyona çıkması bekleniyor. Bu, dünyanın en kalabalık 11. ülkesi olan Japonya’daki herkesin bir elektrikli arabaya sahip olması anlamına geliyor.

Genel olarak, elektrikli otomobillerin gelişimi önümüzdeki yıllarda genişlemeye ve gelişmeye devam edecektir. Zamanla, elektrikli araçlar yalnızca pazara girmeyecek, aynı zamanda daha sürdürülebilir ulaşım alternatifleriyle birlikte ilerlemeye devam edecek ve tercih edilen ulaşım seçeneği haline gelecektir.

 

Bir Cevap Yazın

X