Search
Generic filters
Exact matches only

E-ticaret’te Ağ Pazarlaması

0 4 sene önce

 

 Ağ pazarlaması, İngilizce; Network Marketing olarak karşımıza çıkmakta ve 21. yüzyılın başından beri faaliyet gösteren bir dal olarak adından çokça bahsedilmektedir.

 Ağ pazarlamasının tarihine kısaca bakacak olursak, 1920-1930’da uygulanmaya başlanması dikkat çekmektedir. Şirketler satış alanında ne kadar çok çalışanlara sahip olursa, satışların o kadar fazla olacağını fark etmiştir. Bu yüzden hedef kitleyi artırmak için yaptırımlar uygulamaya başlamışlardır. Hedef kitleyi artırmak için önemli olan satış tarafının yakınlık, akrabalık, aileye yakınlık ve dostluk gibi kriterlere dayandığı belirtilmektedir. Böylece civardaki yakın insanlar, ürünleri satın alarak birbirlerine destek olmaktadır.

 Bu yakınlık durumları satış hacmindeki artışı ve genişlemeyi ortaya koymuştur. Şirketler bu durumu fark ettikçe, satış elemanlarına belirli bir komisyon hizmeti vererek ağ pazarlamanın temelini oluşturmaya başlamışlardır. Bu durum bu şekilde devam ederse satış hacmi ve etkileşim artacak ve iletişim ağı genişleyecektir.

Peki, ağ pazarlamasının kullanıcılar üzerindeki etkileri nelerdir?

 Ağ pazarlaması tarafında çalışan kullanıcılar, ürün hizmeti sağlayan satış görevlisi olarak çalışmaktadır ve şirketin sahip olduğu ürünleri pazarlamak için yaptırımlar uygulamaktadır. Ücret olarak bir komisyon hesabı çalışmaktadırlar, bu da ürünleri satarken uygun komisyonu almak için potansiyel kitlelerini oluşturdukları anlamına gelmektedir. Ancak, ücretler şirket yöneticisi tarafından ödenmektedir.

 Ortaya çıkan bu ağ her yeni üyeyle birlikte büyümektedir. Yeni üyelerin ortaya çıkmasına neden olan kullanıcılar, komisyon ücretlerini kolayca arttırmaktadır. Çünkü her yeni üye, satış konusunda etkili olan kullanıcılar için +1 komisyonu ile belirli bir gelir elde etmeye başlanması anlamına gelir. Ancak, ağ pazarlaması “oturduğunuz yerden para kazanabilirsiniz” anlayışı ile çalışmak isteyenler için heyecan verici bir durum olmuştur. Ancak son zamanlarda ortaya çıkan “saadet zincirinin” ardından bu durum kötü olarak algılanmaya başlamıştır.

 

Hadi gelin biraz da saadet zincirinden bahsedelim:

 Ağ pazarlamasının değiştirilmiş bir hali olan saadet zinciri ”pyramid scheme” ismiyle anılmaktadır ve iki sistemin birbiri arasında mantıksal olarak farklılıkları mevcuttur.

Örneğin, saadet zincirinde ürün yerine para ile para kazanılmaktadır fakat, ağ pazarlamasının temelini ürün oluşturmaktadır. Bu bakımdan Ağ pazarlaması saadet zincirinden ayrılmaktadır.

Bu şekilde dikkat çeken durumlar ise:

  • Ağ pazarlamada; perakendeciler, toptan pazarlamacılar ve ülke dağıtıcıları olmadığı için her kullanıcı ürünlerin satışı halinde kâr sahibi olmaktadır.
  • Ağ pazarlamasında normal ticarete göre kullanıcıların kendi emeğine dayalı iş bölümü vardır.
  • Ağ pazarlamasında şirketlerin 10 farklı seviyeye göre komisyon dağıtımı vardır. Amaç, komisyonları komisyon hesabına herkese eşit olarak ve herkesin hakkını koruyacak şekilde aktarmaktır.

Ağ pazarlamasının E-ticarete dayanan kısmı ise aşağıdaki gibidir:

 Şirkete bağlı çalışanlar sosyal medya kanalları aracılığıyla kendi web sitelerini açabilir veya ürün satabilirler.

 Buradaki temel amaç, alt katman bir mağazaya sahip olmaktır, böylece satış karşılığında üst seviye mağazadan komisyon alabilecektir. Ancak üst düzey mağazanın pazardaki sürdürülebilirliği için daha düşük katmana sahip bir mağazaya ihtiyacı vardır. Bu şekilde birbirlerine ihtiyaç duyarlar.

Sonuç olarak, birlikten kuvvet doğar algısı ile hareket edilmesi gerekmektedir.

 

Bir Cevap Yazın

X