E-Ticaret’te Operasyonel Gelişim
Operasyonel faaliyetlerin varlığı genellikle e-ticarette müşteriye değer katmayı amaçlamaktadır. Çünkü operasyonel yönetimde alınan her kararda müşterilerin arz ve taleplerine önem verilmektedir.
Envanter ve stok seviyesi, tedarik zinciri oluşturma aşamasındaki en sıkıntılı aşamadır.
Bu nedenle, envanter yönetimine odaklanmak ve karışıklığı önlemek için süreç analizi iyi yapılmalıdır.
Süreç kararları;
- Pazarlama stratejisi,
- Uzun vadeli rekabet ortamı,
- Karar alma operasyonlarında önemlidir.
Süreç analizi yapmak, maliyetleri ve gecikmeleri azaltmanın en önemli yöntemlerinden biridir.
Pazar talebi, müşteri talebine bağlı olarak artmaktadır. Bu, müşterilerin sisteme dahil olduğu anlamına gelir.
Üretim tesisleri yetersiz olduğunda işletme maliyetleri artar, bunun en büyük nedeni yalın üretim sistemlerinin gelişmesidir. Ayrıca, tesislerin doğru konumlandırılması bir pazarlama stratejisidir.
İşlemler, şirketin sürdürülebilirliği ve şirketin rekabetçi pazarda tercih edilebilirliği için uygun şekilde yönetilmelidir. Çünkü yüksek fiyatlar, yüksek kaliteli ürünler ve yüksek satın alma gücü bu algıyı kırmamıştır.
Ünlü giyim markalarından birinin lojistik sürecine baktığımız zaman Know-How diye tabir edilen algı operasyonu vardır.
Know-how; fikri mülkiyet, yani şirket deneyimlerinin pazarlanması ve teknolojilerin kullanılması anlamına gelir.
Şöyle ki; bu firma dışarıdan bakıldığında çok kalabalık gözükmektedir. Bunun nedeni, kabinlerin az olması nedeniyle oluşan sıra ve ödeme için beklenilen 3 adet kasadan 1 tanesinin hizmet vermekte olmasıdır.
Bu durumun ortaya çıkardığı en büyük algı, dışarıdan bakan birinin “Aa ne kalabalık bir yer!” demesini ortaya çıkarmıştır. Ayrıca bu işletmede askıdaki ürünler tamamen bitmeden yeni ürünler gelmez. Bu da müşteride “Bu üründen az kalmış almazsam bir daha bulamam” algısını ortaya çıkarıyor. Ama deposunda askıdaki ürünlerden fazlasıyla bulunmaktadır.
Fakat müşteride oluşan “az kalmış” düşüncesi müşteriyi ürünü almaya itmektedir. Bu durum bir nevi yalın düşünceyi bize hatırlatmaktadır: “Fazlalıkları ortadan kaldır ve yalınlığa ulaş. Şöyle ki JIT Sistemleri yalın dönüşümün önemli prensibidir.
JIT, tam zamanında üretim olsa da verimliliği artıracak atıkların ortadan kaldırılması durumu, yalın dönüşüm için ve sistemlerin varlığı için önemlidir.
JIT, en basit haliyle, müşteri talebine doğru cevabı vermek için minimum zamanda minimum kaynakların kullanılmasıdır.
Burada amaç, atıkları ve israfları ortadan kaldırmaktır. Bu şekilde potansiyel güç hedeflenir ve sıfır stok kullanımı başarıyla sağlanmış olur.
Burada üretim hattı operasyonlarının devamlılığı ve sürdürülebilir olması tesisin ve merkezin konumunun doğru olmasına etki etmektedir.
Örneğin, yalın üretim, kentten ve sanayiden uzak, doğa ile temas halinde olan, çalışanların verimliliğini ve konsantrasyonunu sağlayan önemli geri bildirimin bir göstergesidir.
Önemli olan atıkların ortadan kaldırılması ile sade olma hissiyatı ve yalın sistemlerde yeşillendirme çalışmalarıdır.
