Teknoloji gelişti, reklamcılık değişti.
Teknoloji, insanlığın var olma mücadelesi başladığından beri hayatın vazgeçilmez bir unsuru haline gelmiştir. İnsan hayatını kolaylaştırması, zamandan tasarruf edilmesini sağlaması nedeniyle günlük yaşamın ihtiyacı olarak görülmektedir. İnsanlar teknoloji sayesinde daha rahat koşullarda hayatlarını idame ettirmektedir. Örnek vermek gerekirse, artık bir uvzumuz misali her an yanımızdan ayırmadığımız, ayırmak istemediğimiz teknoloji tabanlı araçlar bu refahı bizlere sunan unsurlardandır.
Yaşamımızı tamamen etkisi altına alan bir diğer teknolojik unsur ise internettir. İnsanlar. internet sayesinde alışveriş yapma, bilgi edinme, eğitim alma, ödeme yapma, eğlenme, iletişim kurma gibi pek çok faaliyeti zaman ve mekan ayrımı olmaksızın kolaylıkla yerine getirebiliyorlar. İnternet, kişilerde bağımlılık yaratacak kadar günlük hayata dahil olmuş durumdadır.
Sektör nezdinde de durum çok da farklı görünmemektedir. Günümüzde büyük-küçük tüm şirketler içinde bulunduğu iş alanı ile ilgili teknolojik yenilikleri yakından takip etmek ve kendi bünyelerinde yenilikler yaratmak mecburiyetindedir.
“NOKİA DEVİ, NEDEN TELEFON SEKTÖRÜNDE BİRİNCİLİĞİ KAYBEDİP EN ALT SIRALARA DÜŞTÜ?"
Yeni'den uzak durdular.
Teknolojik yeniliklerden etkilenen ve büyük değişimler gözlenen pratiklerden birinin de “REKLAMCILIK” olduğu görülmektedir. Bu yeniliklerin ve değişimlerin yaşanması, reklam verenlerin ve desteklerinin çeşitliliğinin artmasına, reklam pazarlarının genişlemesine, reklamın kapsamına giren uğraş alanlarının artmasına neden olmuştur. Reklamın yalnızca TV ve basın reklamlarıyla uğraşan bir sektör olmadığı anlaşılmıştır.
Bu yaşanan gelişmeler, bazı mecburi uğraşları doğurmuştur. Örneğin; yeni medya hizmetlerinin artması ve yeni medya mecralarının oluşumu uzmanların iş yükünü arttırmıştır.
Youtube, İnstagram, Facebook, Tiktok ve benzeri birçok sosyal medya platformu yeni medyadır.
Şirketler geleneksel medya unsurları vasıtasıyla, -TV ve basın araçları- reklamlarını potansiyel müşterilerle buluşturmak istediklerinde yüksek maliyetlerle karşılaşıyorlardı. Ama yeni medya unsurları sayesinde hem büyük hem de küçük işletmeler kendi ürünlerini daha düşük bütçeler ile potansiyel müşterilere anlatma kolaylığına sahip oldular. Bu yüzden fırsat her zamankinden daha büyük olunca, şirketler arası rekabet de giderek kızışıyor.
Rekabette ‘daimi kazanmış’ yoktur.
Çünkü; büyük-küçük her şirket, rekabeti kazanabilir duruma gelmiştir.
Sonuç olarak inanmamız gereken şey şu ki; teknoloji, reklamları daha akıllı hale getirmektedir. Günümüz teknolojisi ile markalar, reklamlarını uygun kişilerle rahatlıkla buluşturabiliyor. Reklamları benzersiz bir hassaslıkla hedefleyebiliyor ve özelleştirebiliyor. Markalar reklam teknolojileri araçlarını kullanarak hedef kitleyi demografik ve psikografik özelliklerine göre ayırabiliyor. Kaybedecek hiç zamanı olmayan tüketiciler ise reklamların son derece ilgi çekici, alakalı ve yeterince kısa olmasını bekliyor. Tüketiciler birden fazla cihaz kullandığı için, reklamların her cihaza uygun olması gerekiyor. Müşterilerin hızına yetişebilmek için pazarlamacıların ölçüm ve optimizasyon işlemlerini her zamankinden daha hızlı yapması gerekiyor. Bu yüzden artık reklam alanında bir devrim olarak adlandırılan ‘REKLAM TEKNOLOJİLERİ’ ‘ne ihtiyaç duyulmaktadır.
