Emek ve zaman harcadığı işler konusunda daha talepkar olan Z kuşağı, çalışma dinamiklerini etkilemeye devam ediyor. Çalışan bağlılığının azaldığı ve beklentilerin değiştiği bir gerçek ancak kurumlar tamamen çaresiz görülmüyor. Uluslararası eğitim platformu Laba Türkiye ve NielsenIQ araştırma şirketi iş birliğinde yapılan E-Learning Algı Araştırması’na göre katılımcıların %88’i çalıştıkları kurumda kendilerine özel eğitimler planlanmasını motive edici bir unsur olarak görüyor. Araştırma çıktılarına dikkat çeken Laba Türkiye’nin Ülke Müdürü Elif Tuzlakoğlu, şirketlerin çalışan bağlılığını güçlendirmek için farklı enstrümanlar kullanabileceğini hatırlatıyor.
İş hayatına henüz katılmış Z kuşağı, emeği ve zamanı konusunda diğer kuşaklara göre daha titiz davranıyor. Yeni ve farklı beklentilere sahip bu kuşağın çalışma koşullarını sorgulaması şirketleri değişime zorlamaya devam ediyor. Y kuşağı ve Z kuşağı çalışanlarının çok büyük bir kısmının işinden memnun olmama gerekçeleri arasında salgının getirdiği izolasyon döneminde deneyimlenen uzaktan çalışma ve önceliklerin değişmesi, çalışan gelişimine yeterince yatırım yapılmaması, uzun çalışma saatleri ve zayıf kurum kültürü gibi nedenler ön plana çıkıyor. Özellikle Z kuşağının iş hayatına bakış açısını hatırlatan Laba Türkiye’nin Ülke Müdürü Elif Tuzlakoğlu, Laba Türkiye ve NielsenIQ araştırma şirketi iş birliğinde yapılan E-Learning Algı Araştırması bulgularında katılımcıların %88’inin çalıştıkları kurumun kendilerine özel eğitimler planlanmasıyla motive olmasının şirketlere bir ipucu niteliği taşıdığını belirtiyor.
Sessiz İstifa Dikkat Çekiyor
Diğer çoğu alanda olduğu gibi çalışma yaşamında da yeni nesil, bir önceki neslin şartlarını üstlenmek yerine dönüştürücü bir etki yaratmaya çalışıyor. İş hayatında beklentileri ve öncelikleri birbirinden farklı olan nesillerin birlikte çalıştığı bir dönem yaşanmasına rağmen özellikle Z kuşağı arasında sosyal medyada paylaşılan “sessiz istifa” fenomeni dikkat çekiyor. Suskun bir şekilde istifa etmeyi değil, aşırı çalışmayı öven ve kişide sürekli çalışma isteği bulunmasını savunan koşuşturma kültüründen ve bu kültürün getirdiği başarılardan vazgeçmiş bir tepki olan “sessiz istifa” akımı, çalışanların kontratında yazan saatleri geçmeden çalışmalarını kapsıyor. Kimileri tarafından sistemi altüst eden ve çalışmaktan kaçmayı kolaylaştıran bir davranış biçimi olarak görülürken kimileri de daha uzun yıllar çalışacak bu kuşağın sürdürülebilir bir çalışma hayatı olması için kulak kabartmak istiyor. Tartışmalara dikkat çeken Laba Türkiye’nin Ülke Müdürü Elif Tuzlakoğlu, şirketlerin çalışan bağlılığı için kullanabileceği öne çıkan enstrümanı vurguluyor.
Çalışanlar Gelişimlerine Dikkat Eden Şirketleri Tercih Ediyor
Çalışanlar gelişimlerine önem gösteren şirketlere daha çok bağlılık gösteriyor. Laba Türkiye ve NielsenIQ araştırma şirketi iş birliğinde yapılan E-Learning Algı Araştırması’na göre, katılımcıların %88’i çalıştıkları kurumda özel eğitimler planlanmasını motive edici bir unsur olarak görüyor. Bilgi boşluklarını doldurmanın ve sürekli öğrenmenin işlerinde etkili olabilmek için gerektiğini düşünen katılımcılar %87 oranıyla dikkat çekerken, katılımcıların %79’u iş seçiminde kurumun sunduğu eğitim fırsatlarının tercih sebebi olduğunu belirtiyor. Bulgulara dikkat çeken Laba Türkiye Ülke Müdürü Elif Tuzlakoğlu, yeni kuşak tarafından dönüşüme yönlendirilen çalışma dinamikleri karşısında şirketlerin eğitim olanaklarını kullanabileceğini hatırlatıyor.