Ne kadar kurslara gitsek de yıllarca dil eğitimi alsak da olmuyor bu İngilizce konuşma işi. Yıllardır olmuyorsa demek ki metodumuz yanlış. Hayatımızın ilk yıllarında konuşmayı o kadar hızlı öğrenmişken şimdi o kadar kaynağın içinde öğrenemiyoruz. O zaman bebeklik zamanlarında neler yapıyorsak onları yapacağız, yani önce başka dilleri unutacağız, sonra dinleyeceğiz, taklit edeceğiz ve bunu her gün yapacağız.
Aşağıda listelediğim metotlar tüm hedef diller için kullanılabilir. Ve tüm bunlar zaman içinde belki bize zor gelecek, belki faydası olmuyor gibi görünse de kilit nokta devam etmek. Ne olursa olsun pratik yapmaya devam edeceğiz ve bir gün başardığımıza şahit olacağız.
1- Sizlerin İngilizce altyapınızın olduğunu varsayarak giriş yaptım ama gene de buraya dil öğrenmek için kullanılabilecek bazı ücretsiz kaynakları yazmak istiyorum.
- Youtube: Youtube kesinlikle 21. yüzyılın en büyük bilgi kaynaklarından birisi haline geldi ve balıkçılıktan quantum fiziği derslerine neredeyse öğrenemeyeceğiniz bi alan kalmadı. Dil eğitimi veren kanal ve içerik sayısı da hızla arttı yıllar içerisinde. Hem Türkçe hem İngilizce ( tavsiye edilen ) üzerinden İngilizce öğrenmeniz mümkün. “Ferhat Yıldız” ve “Haluk Tatar” kanalları sistematik olarak dil öğreten kanallardan. Ayrıca Youtube içerisinde hedef dilinizdeki eğitim amaçlı olmayan ama bol bol konuşma içeren videolar (TedX konuşmaları gibi ) üzerinden de dil becerileriniz geliştirmek mümkün. (Udemy gibi online eğitim platformları da bir seçenek ama tamamıyla ücretsiz olmadığı için parantez içinde belirtiyorum.)
- Dualingo(daha pratik ) ve Memrise(daha teorik ): İkisi de ödüllü uygulamalar ve İOS ve Android’de mevcutlar. İkisi de tekrar etmek üzerine kurulu uygulamalar. Ve gene ikisinde de telaffuz kontrol etme özellikleri bulunuyor. Düzenli şekilde bu iki uygulamayı kullanmak uzun vade de hem dil temellerini öğrenmede hem de kelime dağarcığımızı geliştirmesi açısından ne kadar işe yaradığını göreceksiniz.
- Rosetta Stone: Hem PC’de hem mobilde olan ve alanın en iyisi program . En güzel yanı ise bizim öğrenmek istediğiniz dili bulmaca gibi çözmemiz gerekmesi. Size resimli bir durum ya da kavram gösteriyor ve dildeki karşılığını veriyor, sizin bunlardan çıkarım yaparak dili öğreniyorsunuz. Normalde ücretli ama eğer üniversite öğrencisi iseniz bazı üniversiteler kütüphane hizmetlerine dahil edilebiliyor.
- Dil Değişim Uygulamaları ve Programları: Temel mantığı şöyle; karşılıklı birbirinin dilini öğrenmek isteyen kişileri eşleştiriyor ve birbirlerine yardımcı olmaları sağlanıyor. Bu tarzda birçok uygulama mevcut herhangi bi tavsiye vermeyeceğim. Araştırıp kendinize uygun bir tane bulabilirsiniz.
- Blog, web siteleri ve e-kitaplar: Alanında uzman kişilerin hazırladığı kaynaklar internette ücretsiz olarak paylaşılıyor. Bunlardan faydalanarak da dil becerilerinizi geliştirebilirsiniz.
Kendimizi hedef dile maruz bırakacağız. Yani gün içinde duyu organlarımıza gelen tüm girdilerin öğrenmek istediğimiz dilde olması gerek;
- Boş vakitlerinizde, spor yaparken, yürüyüş yaparken ( yürüyüş ya da koşunun odaklanmak için çok daha etkili olduğu tecrübe ile sabit ) podcast ve yabancı dildeki dinlenebilecek her türlü materyalleri kullan.
- İlgi alanının veya hobiniz olan bir video içeriğini alt yazısız şekilde hedef dilde izlemek. Unutma bebekken nasılsa şimdi de öyle.
- Başlarda alt yazıyı takip etmek de kulak aşinalığı açısından hızlandırıcı rol alabiliyor. Alt yazılı video izlemek için ise Play Store’da “Suby” ve “ItalkUtalk” ayrıca hem Android’de hem İOS’ta “Voscreen” gibi uygulamalar oldukça verimli olacaktır. Dikkatli olun uzun süre bu yöntemi kullanmak yerinizde saymanıza neden olabilir.
2- Aslında bu ilk madde hazırlık aşamasıydı. Şimdi gelelim konuşma pratiği yapmaya. Sizlerle birkaç teknik paylaşacağım;
- Aynaya Karşı Konuş: Evet dil öğretmenlerinin ve diksiyon eğitmenlerinin en sık tavsiye ettikleri yöntemlerden birisi aynaya karşı konuşmak. Kendi zihninin içinde hayal ederek konuşmaktan ziyade kendini görerek ve duyarak her an kendini değerlendirerek konuşmanın arasında dağlar kadar fark var.
- Konuşma Kulüpleri ( Speaking Clubs ): Eğer dilin konuşulduğu ülkelere gidemiyorsak en iyi seçeneklerden birisi konuşma kulüpleri. Üniversite veya liselerde olabildiği gibi sosyal medyada bu konu ile ilgili sayfalar mevcut. Hatta kendi arkadaş grubunuz ile de bunu organize etmeniz de mümkün. Önemli bir nokta ise belli konu başlıkları içinde ve asla hedef dilden başka bir dilde konuşmanız yasak olsun. Böylece verimliliğinizi artacaktır.
- Discourd Kanalları: Discourd kitlelerin bir görüşme odasında toplu şekilde konuşmasına olanak sağlayan hem mobilde hem PC’de olan bir platform. Burada insanların konuşma pratiği için oluşturdukları kanallar mevcut siz de bu kanallarda dünyanın her yerinden insanlarla muhabbet ederek dil becerilerinizi geliştirebilirsiniz. Discourd arama motoruna hedef dilinizi yazmanız yeterli.
- Tek Kişilik Tiyatro: Dil eğitimcilerinin mutlaka tavsiye ettiklerine eminim ama bu yöntemi kendim geliştirmiştim. Öncelikle zihninde bi senaryo oluşturuyorsun. Mesela market alışverişi yapıyorsun ve görevliye bir şeyler soracaksın. Her iki karakterin de konuşmalarını seslendirerek onları karşılıklı olarak nasıl dilersen öyle canlandırıyorsun.
- Tekerleme ve Şarkı Söyle: “Tongue Twister ” olarak geçen tekerlemeler dildeki ses yapılarına ve ağız hareketlerine alışkanlık kazandırır ve dildeki akıcılığı artırır. Şarkı söylemek de aynı amaca hizmet eder.
- Ses Kaydı Al: Konuşurken kelimeleri ve akıcı konuşup konuşmadığımızı anlamak zor olabiliyor. Bu yüzden “ayna tekniğinin” gelişmiş hali olan ses kaydı tekniği bize daha ayrıntılı şekilde konuşmamızı analiz etme şansı tanır. Aynı metinleri tekrar tekrar seslendirmek hem beynimize ileride yapacağımız benzer konuşmalar da yardımcı olur hem de diksiyonumuz gelişir.
- Kelimelerden Ziyade Kalıplara Odaklan: Gramere vaya kelimelere takılma. En basit örnek olarak birine nasılsın diye bir soru soracaksın. Whats’up kalıbını öğren sadece kullan. Gramer olarak inceleme veya tercüme etmeye çalışma. Bu kalıbın samimi ortamlarda nasılsın demek amaçlı kullanıldığını bil yeter.
- Hikaye Anlat: Kendi dilinde ünlü olan bir hikayeyi veya okuduğun bi kitabın bir bölümü bittiğinde veya bir filmi bitirdikten sonra onu karşında birisi varmış gibi anlatman. Bu yöntem tek kişilik tiyatro yöntemimize benzese de arka planda bizim belirlemediğimiz olay örgüsünün olmaması ve durmaksızın belki 5-10 dk konuşma süresinin olması bakımından farklılık gösteriyor.
Tüm yöntemleri uygularken aklınıza gelmeyen bir kelime olması dahilinde Taboo oynar gibi o kelimeyi dolaylı yollardan anlatmaya çalışın. Eğer anlatamaz sözlükten yardım alırsanız o kelimeyi sık sık cümle içinde kullanmaya gayret edin.
Dil öğrenirken yapılmaması gerekenler ;
- Düzensiz çalışmak. Her iki anlamda düzenli çalışmak gerek. Hem her gün çalışmak hem de belli bir müfredatı takip etmek önemli.
- Tekrar yapmamak. Tekrar edilmeyen her bilgi unutulmaya mahkumdur. Unutmayın dil nankördür eğer siz onu bırakırsanız o da sizi hiç acımadan terk eder.
- Sosyal medya mecralarından dil öğrenmeye çalışmak. Birkaç saniye görüp geçtiğiniz içeriklerden bir şeyler öğrenmek hiç de gerçekçi değil. Belki gün içerisinde öğrenilen bilgiler karşıma çıksın da tekrar edeyim diye düşünüyorsanız makul ama ana öğrenme kaynağı asla olamaz.
- Gördüğü her kelimeyi öğrenmeye çalışmak. Özellikle ilk aşamalarda eğer bir kelime günlük hayatta sık kullanılmıyor ve ileri seviyelerde öğrenilecek bir kelime ise öğrenmek için çaba sarf etmeyin. Zamanınızı temel kelimelerden niş kelimelere doğru öğrenme şekilde planlayın.
Yakında dil öğrenirken kullanılan hafıza tekniklerini anlattığım yazımı paylaşacağım. Ondan dolayı takipte kalın 🙂